NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الْعَزِيزِ
بْنُ يَحْيَى
الْحَرَّانِيُّ
حَدَّثَنِي
مُحَمَّدٌ
يَعْنِي
ابْنَ سَلَمَةَ
عَنْ
مُحَمَّدِ
بْنِ
إِسْحَقَ عَنْ
أَبِي
جَعْفَرٍ
وَعَنْ
أَبَانَ بْنِ
صَالِحٍ عَنْ
مُجَاهِدٍ
وَعَنْ
هِشَامِ بْنِ
عُرْوَةَ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ
عَائِشَةَ
أَنَّ بَرِيرَةَ
أُعْتِقَتْ
وَهِيَ
عِنْدَ
مُغِيثٍ
عَبْدٍ لِآلِ
أَبِي
أَحْمَدَ
فَخَيَّرَهَا
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ وَقَالَ
لَهَا إِنْ
قَرِبَكِ
فَلَا خِيَارَ
لَكِ
Aişe (r.anha)'dan rivayet
edildiğine göre,
Berîre, Ebû Ahmed
ailesinin bir kölesi olan Muğîs'in yanında (onun nikahlısı olarak) kalmakta
iken hürriyetine kavuşturulmuş. Bunun üzerine; Rasûlullah (s.a.v.) onu muhayyer
bırakmış ve ona (kocan) "Sana yaklaşacak olursa, muhayyerliğin
kalmaz" buyurmuş.
İzah:
Tirmizî, reda':
Muvatta, talak; Ahmed b. Hanbel IV, 65; V, 78.
Burada Hz. Muğîs'in
"Ebu Ahmed ailesinin bir kölesi" olduğu ifâde edilirken Tirmizî'nin
rivayetinde Muğîre oğullarının kölesi olduğu ifâde edilmektedir. Hafız İbn
Hacer'e göre senedi itibariyle Tirmizî'nin rivayeti daha sahihtir.[İbn Hacer,
Fethü'l-Bâri, XI, 330.]
Mevzumuzu teşkil eden
bu hadis-i şerifin zahirinden "Bir köle ile evli iken hürriyetine kavuşan
bir cariyenin, nikahını feshedip etmemekte muhayyer olduğu ve bu muhayyerliğin
hürriyete kavuştuğu andan itibaren kocasının kendisiyle cinsi münâsebette
bulunmasına kadar devam ettiği" anlaşılmaktadır. Nitekim îmam Mâlik ile
İmam Ahmed, el-Evzai, ez-Zührî, Süleyman b.Yesar Nâfi ve Katâde de bu görüştedirler.
Delilleri ise, mev-zumuzu teşkil eden Ebu Davud hadisiyle imam Ahmed'in rivayet
ettiği şu hadis-i şeriftir:
(tel-Hasen b. Amr
b.Umeyye dedi ki Nebi (s.a.v.)den hadis rivayet eden kimselerden işittiğime
göre Rasûl-i Ekrem (şöyle) buyurmuş: "Hürriyetine kavuşan bir câriye,
kocası kendisiyle cinsi münâsebette bulununcaya kadar nikahını feshetmekte
muhayyerdir. Fakat kocası onunla cinsi münâsebette bulunacak olursa, (bir daha)
muhayyerlik hakkı yoktur."[Tirmizî, reda'; Muvatta, talak; Ahmed b.
Hanbel, IV, 65; V, 78.]
Hanefi ulemasına göre
ise bu muhayyerlik cariyenin hürriyetine kavuştuğu meclis devam ettiği sürece
devam eder. Bu meclisin değişmesiyle muhayyerlik .süresi sona erer. Ayrıca
cariyenin muhayyerlik süresi içerisinde kocasını seçmesiyle de bu muhayyerlik
sona ermiş olur. Artık meclisin devam etmesi onun muhayyerlik hakkını geri
getiremez. Bu mevzuda İmam Şafiî'den iki görüş rivayet edilmiştir:
1. Câriye hürriyetine
kavuştuğu andan itibaren üç gün muhayyerdir. Bu süre içerisinde isterse nikahını
fesheder, isterse nikahının devamına karar verir.
2. Hürriyetine
kavuştuğunu öğrendiği an muhayyerdir. O anda nikahı feshetme veya devam ettirme
şıklarından birine karar verme durumundadır. Bu kararı vermeyecek olursa,
muhayyerlik hakkını kaybeder.